Yunanistan’ın başkenti Atina, tarihi anıtları, müzeleri ve galerileri, antik tiyatroları ile herkesin dikkatini çeken bir konumda. Hal böyle olunca biz de Atina’yı keşfetmek isteyenler için Atina Gezi Rehberi yazısını düzenlemeyi kendimize görev edindik.

Atina genellikle küçük bir yer olarak düşünülse ve birkaç günlük bir gezinin şehri keşfetmeye yeteceği düşünülse de, bunun tam aksi bir durum mevcut. Avrupa Birliği’nin yedinci büyük şehri olan Atina yaklaşık 4 milyon kişilik bir nüfusa sahip ve dünyanın en eski şehirlerinden biri. Yani Atina’da keşfedilecek çook fazla şey var. Her şeyi 2 güne sığdırsanız bile Atina’nın tadı damağınızda kalabilir, bizden söylemesi.

Klasik dönemdeki Atina güçlü bir şehir devleti olmanın yanı sıra aynı zamanda sanat, eğitim ve felsefe merkeziydi. Platon’un akademisi ve Aristoteles’in Lykeion’una ev sahipliği yapmıştı. Tarihten bugüne kadar batı medeniyetinin beşiği ve demokrasinin doğum yeri olarak kabul edilmekte olan bu şehri gezerken işinize yarayabilecek birkaç bilgiyi aşağıya bırakıyoruz.

Atina İsminin Hikayesi

Şehir ismini tanrıça Athena’dan alıyor. Hikayesi ise şöyle; Atina’nın halkı şehirlerine bir koruyucu tanrı seçmek için oylama yapıyorlar ve bu yarışta Athena ve Poseidon yarışa giriyor. İkisi de bu şehrin sahibi olmak istiyorlardı. Fakat bu yarış sonuçsuz kalınca, Yunan mitolojisinde en güçlü e önemli tanrı, aynı zamanda da “tanrıların ve insanların babası” olarak bilinen Zeus’a danışıyorlar.

Zeus şehir için en yararlı hediyeyi sağlayacak kişinin Atina’nın yeni sahibi olmasına karar verir. Bunun üzerine şehrin kutsal tepesi Acropolis’te buluşurlar. İlk yarışmacı Poseidon’du, hızlı bir hareketle zıpkınını yere vurarak yeri sarstı ve buradan su fışkırdı. Bu görüntünün coşkusuyla gaza gelen Atina halkı bu suyun tuzlu bir su olduğunu fark edince tüm hevesleri kaçtı(lol). Sıra Athena’ya geldiğinde öne çıkarak kayanın üstüne bir tane tohum ekti ve bu tohum aniden bir zeytin ağacı olarak filizlendi.

Zeytin ağacı hem yüksek kaliteli bir kereste yığınıyken hem de besleyici bir ürün veriyordu. Zeytin birden fazla uygulamaya ait bereketli bir bitki olduğu için Atina’nın ilk kralı Kekrops hiç tereddüt etmeden Athena’yı yarışmanın galibi ilan etti ve şehrin adı bilgelik tanrıçasının adı olarak anılmaya başlandı.

İlgili Makale: Sakız Adası Gezi Rehberi

Atina’da Gezilmesi Gereken Yerler

1- Akropolis ve Parthenon: Muhtemelen Akropolis sizin de en çok merak ettiğiniz yerlerden biri. Muhteşem panoramik bir manzaraya sahip bu tepede konumlandırılmış Parthenon, Erechtheion ve Propylaea’yı keşfedin. Döneminin mühendislik ve mimari harikası olarak değerlendirilen ve tanrıça Athena’ya adanan Parthenon antik Yunan mimarisinin en haşalı kalıntılarından biri. Bu lokasyon aynı zamanda batı sanatı ve mimarisi üzerinde de büyük bir etkiye sahip. Doğal afetler, savaşlar ve zamanın etkisiyle yıpransa da yapılan restorasyon çalışmaları sayesinde Atina ziyaretçilerine görsel bir şölen sunmaya devam ediyor.

atina antik tiyatro

Erechtheion, Yunan mitolojisinde önemli bir figür olan Erechtheus‘a adanmıştır. MÖ 5. yüzyılda inşa edilen bu tapınak, Athena ve Poseidon arasındaki mücadelede Athena’danın zeytin ağacı dikmesi ile bağlantılı. Özellikle güney cephesinde bulunan kadın heykelleri ve yapımında Dor ve İyon mimarisinin kombinasyonunun kullanılması dolayısıyla oldukça dikkat çekici bir yer.

Proplaea ya da Propylaia ise, Akropolis’in güneybatı yönündeki giriş kapısı olarak işlev görmektedir. Yapı, MÖ 437-432 yıllarında Perikles döneminde başlamış, ancak tamamlanamamış. Aslında Proplaea üç bölümden oluşacaktı: ortada bir yol ve her iki yanında simetrik yapılar. Ama proje tamamlanamadığı için, sadece orta bölüm inşa edilmiş ve yan kanatlar hiç yapılmamış.

atina akropolis

Proplaea, İyon düzeninde yapılmıştır ve bu da onun mimari açıdan önemli olmasını sağlar. İyon düzeninin zarif ve süslü öğelerini içerir. Akropolis’in en etkileyici giriş yapılarından biri olarak kabul edilmekte. Yalnız belirtmek istediğimiz bir nokta var, Akropolis girişinde inanılmaz uzun kuyruklar oluşabildiği için bu noktayı sabah saatlerinde keşfetmenizi öneriyoruz. Böylelikle yakıcı Yunan güneşinden de kendinizi kurtarabilirsiniz.

Akropolis giriş biletleri kış sezonunda 1 Kasım ve 31 Mart arası 10 euro, yaz sezonu olan 1 Nİsan ve 31 Ekim arası ise 15 euro.

2- Areopagus / Ares Tepesi: Akropolis bölgesinin hemen batısında yer alan bu tepede muhteşem bir manzara bulunuyor. Bu yüzden mutlaka gitmenizi öneriyoruz. Areopagus, antik Yunan döneminde önemli bir yargı meclisi olan Areopagus Mahkemesi‘nin, yüce divanın toplandığı yer olarak da bilinmekte. Yani Antik Yunan tarihinin en önemli konularının konuşulduğu tepe olarak düşünebilirsiniz.

atina ares tepesi

Ayrıca, tepenin eteklerinde, antik Yunan’da tartışma ve felsefi düşüncenin merkezi olarak kabul edilen Stoacı felsefenin kurucusu Zenon‘un öğretilerini yaydığı yerlerden biri bulunmakta.

3- Akropolis Müzesi: Atina Gezi Rehberi olmazsa olmazlarından bir diğeri ise Akropolis Müzesi. Antik Yunan sanatı ve kültürel mirasını görsel olarak incelemek, o dönemlerdeki sanatsal ve estetik zenginliği gözlemlemek istiyorsanız Akropolis’ten hemen sonra Akropolis Müzesi’ni ziyaret etmenizi öneririz.

Müzede antik döneme ait heykeller, vazolar, frizler ve diğer arkeolojik buluntular, Akropolis’ten çıkarılan ve Parthenon gibi diğer tapınaklardan gelen eserler sergilenmekte. Antik Yunan tarihine ve sanatına ilgi duyuyorsanız bu müzeyi ziyaret ettiğinizde enfes bir şeyler hissedeceğinize eminiz.

4- Panathinaiko Stadyumu: Panatheniac Stadium da denilen bu yer Atina’nın en eski stadyumlarından biridir. İlk olarak M.Ö. 330’da inşa edilen stadyum, 4. yüzyılda Antik Olimpiyat Oyunları için kullanılan orijinal stadyumun yerine inşa edilmiştir. 1896 Yaz Olimpiyatları için özel olarak restore edilmiş ve modern olimpiyat oyunlarının ilk mekanı olarak kullanılmış. Atina’nın olimpik mirasını anlamak isteyenler için unutulmaz bir nokta olan stadyumdan Likavittos Tepesi de görülmekte. Giriş ve sesli rehber 10 euro. Stadyumun atmosferine ayak uydurmayı kolaylaştırdığından, sesli rehberle gezmek hiç de fena bir fikir değil gibiydi. Eğer bir çılgınlık yapıp burada olimpiyat antrenmanı yapmak isterseniz de GetYourGuide sitesinde şöyle bir seçenek mevcut.

5- Monastiraki Meydanı: Atina Gezi Rehberi dahilinde gezilmesi gereken bir diğer yer Monastiraki meydanı. Burası Atina’nın kalbi olarak geçmekte. Antik ve modern Atina’nın buluştuğu eşsiz bir nokta. Meydanın etrafındaki tarihi yapılar, sokak sanatçıları ve kafeler eşsiz bir Yunan atmosferi oluşturmakta. Atina’dan hediyelik eşya almak istiyorsanız burada bulunan dükkanlara göz atabilirsiniz. Canlı müzik ve muazzam Akropolis manzarası eşliğinde Yunan yemeklerinin tadını çıkarmak isterseniz bu meydanda bulunan tavernalardan birini tercih edebilirsiniz.

Aynı zamanda bu lokasyonda pazar günleri Akropolis’in eteklerinden başlayan ve Monastiraki Meydanı’na kadar devam eden renkli bir bit pazarı kuruluyor. Bu pazarda biblolardan antik paralara kadar aklınıza gelebilecek bir sürü şeyi bulabilirsiniz. Üstelik fiyatları da oldukça uygun. Kalabalık olması nedeniyle genelde sabah 11’den önce gitmenizi öneririz.

6- Plaka: Plaka, tarih ve kültür meraklıları için ideal bir yer. Tanrıların mahallesi olarak bilinen ve şehir merkezinin hemen alt bölgesinde yer alan mahale, Atina’nın en eski mahallelerinden biri. Atina’nın eski dünyasını ve sokaklarını keşfetmek için mükemmel bir yer olduğunu düşünüyoruz. Taşlarla döşenmiş dar sokakları ve geleneksel Yunan restoranlarıyla dolu bu mahallede tam anlamıyla turistik bir bölge.

Plaka’da Arios Pagos (Areopagus) Tepesi, Çocuk Müzesi Beşikli Kilise (Church of Panagia Kapnikarea), Lysicrates Anıtı, ve Tower of the Winds (Rüzgar Kulesi) gibi gezilecek ve görülecek birçok yer bulunmakta. Ayrıca, bu bölgede bir çok hediyelik eşya dükkanı ve geleneksel Yunan tavernası da bulunmakta.

7- Anafiotika: Plaka mahallesinin bir parçası olarak geçen Anafiotika mahallesi Akropolis’in kuzeydoğusunda bulunmaktadır. Anafiotika, beyaz badanalı geleneksel Yunan evleri, dar sokakları ve eşsiz atmosferiyle tanınır. Hatta bu özellikleri nedeniyle Santorini’ye de benzetilmekte. Mahallenin özgün yapısı, 19. yüzyılın başlarında, Atina’nın ilk Yunanistan Kralı I. Otto döneminde, Yunanistan’ın Sisam Adası’ndan gelen Anafi adasının yerlileri tarafından inşa edilmiş.

Kusursuz bir şekilde korunmuş dar sokakları, sessiz ve sakin yapısı nedeniyle Atina’nın diğer bölgelerinden farklı olarak nitelendirilmektedir. Ayrıca bu bölgenin üst taraflarına çıktıkça ortaya çıkan muhteşem bir Atina manzarası da mevcut. Anafiotika’yı gezerken burada aktif olarak yaşayan insanlara saygılı olmanızı öneririz.

İlgili Makale: Belgrad Kahvaltı Rehberi

8- Syntagma Meydanı: Atina Gezi Rehberi yazısının son popüler noktası Syntagma Meydanı. Bu meydan Yunanistan’ın en çok ziyaret edilen meydanlarından biri. Atina’nın merkezinde bulunuyor ve Akropol, Antik Agora, Anafiotika ve Zeus Tapınağı gibi çeşitli turistik yerlere yürüme mesafesinde. Tarih boyunca önemli olaylara ve protesto gösterilerine ev sahipliği yapan meydan hala birçok etkinlik ve festival için kullanılmakta. Meydanda aynı isimde bir metro durağı bulunuyor ve Atina’nın diğer bölgelerine ulaşımı oldukça kolaylaştırmakta. Dolayısıyla her turistin yolu mutlaka Syntagma Meydanı’na düşmekte.

Atina’dan hediyelik eşya olarak ne alınır?

Atina Gezi Rehberi yazısının son kısmında hediyelik eşya vampirlerini mutlu etmenizi kolaylaştıracak önerilerde bulunmak istedik.

Antik Yunan Mitolojisi’nin doğum yeri olduğundan Atina’dan hediyelik eşya olarak alınabilecek şeylerin başında mitoloji temalı hediyeler gelmektedir. Fakat Athena, Zeus gibi tanrıların heykelleri her ne kadar ilgi çekici olsa da aslında Atina’da birçok hediyelik eşya seçeneği vardır.

İşte bazı popüler hediyelik eşyalar:

  1. Zeytinyağı ve Zeytin: Yerel olarak üretilen kaliteli zeytinyağı, zeytin veya sabun gibi ürünler tercih edilebilir.
  2. El Yapımı Seramik Ürünler: Renkli desenli ve tasarımlı el yapımı seramik ürünlerinden satın alabilirsiniz. Örneğin güzel bir kahve takımı, Atina’nın ve Yunanistan’ın enerjisini evinize taşımanıza yardımcı olabilir.
  3. Geleneksel El İşleri: Dantel işleri, geleneksel kıyafetler, ipek eşarplar ve el dokuması halılar gibi geleneksel el işleri ve tekstil ürünleri tercih edilebilir. Bu tarz ürünler neredeyse her köşe başında bulunmakta.
  4. Yunan Kahvesi ve İçecekler: Yunan kahvesi, çeşitli otlarla yapılan Yunan çayları, Uzo ve diğer yerel içecekler hediye olarak alınabilir.
  5. Yunan Tatlıları: Lokum, baklava, kurabiyeler gibi çeşitli tatlılar da hediyelik olarak tercih edilebilir.
  6. Yunan Mücevherleri ve Takılar: Gümüş ve altın takılar, taşlı yüzükler, bilezikler ve diğer mücevherler de Atina’dan alınabilecek popüler hediyelik eşyalar arasında yer almaktadır.

Yorum yazmayı ve önerileriniz için bize ulaşmayı unutmayın, güvende kalın!